İslam Ansiklopedisi - Namaz ve Biz - 46
   
Menü
  Ana Sayfa
  İletişim
  Yorum Ve Görüşleriniz
  Burdayiz
  Bize Destek Olun
  DOSTLARIMIZ
  Anket
  Ahir Zaman
  Al-i İmran Suresi
  Allah'tan Korkmak
  Allah'ın 99 İsmi
  A'raf Suresi
  Ashab-i Kehf
  Bakara Suresi
  BAS ÖRTÜSÜ
  Bediuzzaman Said Nursi
  Berat Kandili
  Büyük Günahlar
  Cennet Ve Cehennem
  Cinler
  Dinimiz
  Din Eğitiminde İnsanın Merkezileşmesi
  Din Ve İnsan
  El Zinasi
  Esmâül Hüsnâ
  Evreni Allah Yarattı
  Evrenin Ölümünün Ardından
  Esmaül Hüsnanin Önemi
  Esma-i Hüsnâ'dan Esintiler
  Esnaül Hüsna Faziletleri - Faydalari
  Esmaül Hüsna (Geniş Anlamlı)
  Esmaül Hüsna Zikirleri
  Filistine Destek İHH
  Filistine Destek K.Y.M
  Kiyamete Dogru
  Günün Konusu
  Site Haritasi
  Soru Cevap
  Şiirler
  Risale-i Nur
  Resim Galerisi
  İlahi Oku
  Peygamberlerimiz
  Gusül Ve Abdest
  Islamda Kadın ve Erkek
  Mezhebler
  Mucizeler
  ViDEOLAR
  SiiR
  Namaz Hakkında
  Namazın Edebi
  Namaz Vakitleri
  Namaz ve Sağlık
  Namazlar ve Niyet
  54 FARZ
  Zina Ve Çeşitleri
  Zinanin Kötülüğü
  Zina Ve Dünyevi Azabi
  Zinanin Uhrevi Azabi
  Göz Zinasi
  Göz Zinasi 2
  Gıybet
  Zulüm
  Kibir
  Kızmak
  Şehvet
  Haram ve Şüpheli Yemek
  Kur'an Ve Önemi
  Yunus Suresi
  Fil Suresi
  Kureyş Suresi
  Kuranin Önemi
  Kur'anin İnişi
  İnsan
  İbadetin Önemi
  Nefis
  Ölüm
  Oruç Ve Çeşitleri
  Oruçlarda Niyetin Vakti
  Orucu Bozan Şeyler
  Farz Oruçlar
  Oruç Çeşitleri
  Mübarek Aylar,Günler ve Geceler
  Kadir Gecesi
  Recep Ayı
  Regaib Gecesi
  Miraç Kandili
  Şaban Ayı
  Ramazan Ayı
  Şevval Ayı
  Kurban ve Kurban Bayrami
  Muharrem Ayı ve Aşure Günü
  Kutlu Doğum ve Mevlid Kandili
  Kıyamet
  Kıyamet Günü 1
  Kıyamet Günü 2
  Kıyamet Günü 3
  Hz. Mehdi
  İlahiler
  Karışık İlahi
 
  Esmaül Hüsna Esintisi Dergisi
  Ilk Müslümanlar
  Islam Tarihimiz
  Resimli Namaz Anlatimi
  Islam Alimleri
  Kabe
  Nasihatlar
  HlCRET
  Kuran Ögreniyorum
  DuaIar
  Ahlak Bilgileri
  Besmele Kampanyasi
  Tevhidisohbet
  Sahabaler
  Hadisler
  Osmanli Padisahlari
  Türkiye il ve ilçeler
  İl İl Namaz Vakitleri
  il il imsakiye - İftar Vakitleri
  Güzel Sözler
  Dursun Ali Erzincanlı
  Şifali Bitkiler
  ilmihal
  Unutulan Sünnetler
  İslami Resimler
  Salavat
  Bilim
  Ramazana Özel
  Kuran-ı Kerim Türkçe Meali
 
  Bediüzzaman Said Nursi Hayati
  Sözler
  Mektubat
  Lemalar
  Şualar
  Hür Adam Bediuzzaman Said Nursi - Fragman
 
  Atatürk
  Ödevler
 
  Teknoloji
 
  Google
  Faydalı Siteler
 
  Facebook
  Reklam

 



"O, yaratan, var eden, şekil veren Allah'tır. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanlar O'nun şanını yüceltmektedirler. O, galiptir, hikmet sahibidir.(Haşr-24)"

 
ALLAH
(Uluhiyete mahsus sıfatların hepsini kendinde toplayan İsm-i Azam)

RAHMÂN
(Bütün yaratılmışlar hakkında hayır ve merhameti tercih eden)

RAHÎM
(Çok merhamet eden, nimet veren)

MELİK
(Bütün kainatın tek sahibi ve mutlak hükümdarı)

KUDDÛS
(Hatadan, gafletten ve her eksiklikten münezzeh)

SELÂM
(Esenlik veren, kullarını selamete çıkaran)

MÜ'MİN
(Gönüllere iman ışığını veren, vaadine güvenilen)

MÜHEYMİN
(Kainatın bütün işlerini gözetip yöneten)

AZÎZ
(Yenilmeyen yegane galip)

CEBBÂR
(İradesini her durumda yürüten, dilediğini zorla yaptırmaya muktedir olan)

MÜTEKEBBİR
(Her şeyde büyüklüğünü gösteren)

HÂLIK
(Büyün mevcudatı takdirine uygun şekilde yaratan)

BÂRİ'
(Bir model olmaksızın canlıları yaratan)

MUSAVVİR
(Her şeye şekil ve özellik veren)

GAFFÂR
(Daima affeden, tekrarlanan günahları bağışlayan)

KAHHÂR
(Her şeye her istediğini yapacak şekilde galip ve hakim)

VEHHÂB
(Karşılık beklemeden bol bol veren)

REZZÂK
(Bedenlerin ve ruhların gıdasını yaratıp veren)

FETTÂH
(Zorlukları kolaylaştıran ve iyilik kapılarını açan)

ALÎM
(Herşeyi çok iyi bilen)

KÂBID
(Rızkı tutan, canlıların ruhunu alan)

BÂSIT
(Rızkı genişleten, ruhları bedenlerine yayan)

HÂFID
(Alçaltan, zillete düşüren)

RÂFİ'
(Yukarı kaldıran, yükselten)

MUİZ
(Yücelten, izzet ve şeref veren)

MÜZİL
(Alçaltan, zillet veren)

SEMİ'
(Her şeyi işiten)

BASÎR
(Her şeyi gören)

HAKEM
(Son hükmü veren)

ADL
(Mutlak adalet sahibi, çok adaletli)

LATÎF
(Yaratılmışların ihtiyacını en ince noktasına kadar bilip, sezilmez yollarla karşılayan)

HABÎR
(Her şeyin iç yüzünden haberdar olan)

HALÎM
(Acele ile ve kızgınlıkla muamele etmeyen)

AZÎM
(Zatının ve sıfatlarının mahiyeti anlaşılamayacak kadar ulu)

GAFÛR
(Bütün günahları bağışlayan)

ŞEKÛR
(Az iyiliğe çok mükafat veren)

ALÎ
(İzzet, şeref ve hükümranlik bakımından en yüce, aşkın)

KEBÎR
(Zatının ve sıfatlarının mahiyeti anlaşılamayacak kadar ulu)

HAFÎZ
(Koruyup gözeten ve dengede tutan)

MUKÎT
(Bedenlerin ve ruhların gıdasını yaratip veren, bilip gücü yeten ve koruyan)

HASÎB
(Kullarının her yaptığını bilen, onları hesaba çeken)

CELÎL
(Azamet sahibi)

KERÎM
(Lütuf ve keremi çok bol ve çok geniş)

RAKÎB
(Büyün varlığı gözetleyip, kontrol eden)

MÜCÎB
(Dualara karşılık veren)

VÂSİ'
(İlmi ve merhameti herşeyi kuşatan)

HAKÎM
(Bütün emirleri ve işleri hikmetli olan)

VEDÛD
(Kullarını çok seven, sevilmeye gerçekten layık olan)

MECÎD

Türkiye'nin En Büyük
İslam Ansiklopedisi
Olma Yolunda Hızla Gelişen Bir Sitedir.
İslam Ansiklopedisi 2008 - 2021 ©
Sefer Mesafesi



Kişinin seferi sayılabilmesi için gereken en az yol mesafesi, Hanefî fıkıh kaynaklarında günde altı saat yaya yürüyüş esas alınarak, “üç günlük yol” olarak ifade edilir. Bu da toplam onsekiz saattir. Normal yaya yolculuğunda saatte beş kilometre yol alındığından, toplam sefer mesafesi 90 km. tutmaktadır.



Şafii, Malikî ve Hanbelî mezheplerine göre ise, en az sefer mesafesi onaltı fersahtır. Yani bugünkü ölçülerle 89 km’dir.1 Şu halde asgari sefer mesafesi, dört mezhebe göre de 90 km civarında sabit kalmaktadır.



Sefer mesafesi yola çıkan bir seferî, gittiği yerde tek yerleşim merkezinde, en az onbeş gün kalmaya karar verse, bu karardan itibaren müsafirlikten çıkarak mukim olmuş sayılır. (Şafiîlerde giriş-çıkış günleri hariç, tam dört gün ikamete niyetlenen kimsenin, müsafirliği bitmiş sayılmaktadır).



Seferîliği sona erdirecek ikamete karar vermedikçe, aylarca bir yerde kalan kimse, yine seferî durumundadır. Yolculuk mesafesi gitmeye karar vermeden yol alan kişi, ne kadar gitse de müsafir hükmüne girmez. Yürüyüşle onsekiz saatlik olan sefer mesafesini, bir vasıtayla çok kısa zamanda almak da sefer hükmünü değiştirmez.



Vatan Meselesi



Bir kimsenin doğup büyüdüğü veya sürekli yurt edinip yerleştiği yere “vatan-ı aslî” denir. Herhangi bir sebeple, en az onbeşgün olmak üzere bir süre kalacağı yere de “vatan-ı ikamet” denir. Memurluk, işçilik, öğrencilik gibi vazife icabı uzun müddet ve yıllarca kalınan yerler de temelli yerleşme kararı olmadıkça ikâmet vatanıdır, yani vatan-ı aslî değildir.



Seferden dönen kimse, aslî vatana girmesiyle, hiç ikamet niyeti olmasa da mukim olmuş sayılır ve namazları kısaltmadan kılar. Yoldan dönüp gelinen yer vatan-ı ikamet ise, orada yine en az onbeş gün (Şafiîlere göre dört gün) ikamet niyeti olmadıkça, müsafirlikten çıkılmış olmaz.



Bir kimse, aslî vatanını terkedip, başka bir yerde temelli kalma niyetiyle yerleşmiş olsa, orası vatan-ı aslîsi olur ve önceki mekânı aslî vatan olmaktan çıkar. Ancak ayrı yerlerde ailesi veya lüzumlu eşyasıyla, daima yerleşim ve kullanıma hazır, ikamete elverişli evleri bulunan kimsenin, bu yerleri de vatan-ı asli sayılır.2



Vatan-ı ikâmet; vatan-ı asliye dönmek, başka bir yeri ikâmet vatanı edinmek veya sefer mesafesi bir yolculuğa çıkmakla vatan-ı ikâmet olmaktan düşer. Oraya dönüldüğünde, onbeş günlük yerleşim kararı olmadıkça seferîlikten çıkılmış olmaz.



Evlenen kadın, sefer veya ikâmet hususunda eşinin ikâmetgâhına tabi sayılır. Asker de, seferde emir-komuta kademesine tabidir.



Namazların Kısaltılması



Müsafir hükmünde olan kimse, dört rekat farz namazlarını iki rekat olarak kılar ki, Hanefilerde vacibdir. Dört kılması mekruhtur. Bu durumda birinci Tahiyyata oturması farz hükmüne geçer ve terkinde namaz bozulur. İki ve üç rekât olan namazlar aynen kılınır. Sünnetler ise ya tam kılınır veya bilhassa yol sırasında bir güçlük ve darlık hali varsa -sabah sünneti hariç- terkedilir.



Şafiîlere göre seferî kimse, dört rekatlı farzları iki veya dört rekat kılmakta serbesttir. Fakat iki kılması tercih edilir.



Hanefilere göre mukim olan, müsafirlikten kalma dört rekat namazları kaza ederken, onları ikişer rekat kılar. Müsafir olan da, mukimlik halinden kalan namazları tam olarak kaza eder. Şafiîlerde ise, seferîlikten kazaya kalanlar da mukim olunca tam kılınır. Fakat bunlar, seferîlikte kısaltılarak kılınır.3



Cemaatle namazda mukim müsafire, müsafir de vakit içinde mukime uyabilir. Müsafir imam, dört rekâtlı namazı iki yerine dört kılmış olsa, Hanefilere göre müsafirin son iki rekâtı nafile namaz hükmüne gireceğinden, ona uyan mukimlerin namazı bozulmuş olur. Mukim imama uyan müsafirin namazı, ikiden dört rekâta dönüşür. Dört rekâtın sonunda mukime uymuşsa, kalkıp onu dörde tamamlar.



Kadınların Yolculuğu



Hanefiler konuyla ilgili sahih hadislere dayanarak, kadının bir mahrem yakını veya eşi olmadan, sefer mesafesi bir yola ve hacca gidemeyeceği hükmünü benimsemişlerdir. Şafiîler ise, kadının yanında mahremi olmasa da, bir-iki kadın arkadaşı eşliğinde, farz olan hacca gidebileceğini kabul ederler. Ayrıca bazı Şafiî müctehidleri, meselenin emniyetle ilgili olduğunu, yolculuk güven ve emniyet halinde olduktan sonra mahrem akrabalık şartı aranmadan, kadınlar için de her türlü yolculuğun caiz olacağını söylemişlerdir.4



Buna göre; bugün emniyet ortamında ve ihtiyaç halinde, şehirlerarası otobüs, tren ve uçak gibi toplu taşıma araçlarıyla, gereken adab ve şartlarını gözeterek, kadınların -hele birkaçı beraberce olursa- mahremleri bulunmadan yolculuk yapmasının da, caiz olacağı söylenebilir.





1) Vehbe Zuhaylî: el-Fıkhu’l-İslamî, 2/1343; en-Nevevî: el-Mecmû; 4/210-212.
2) İbn-i Âbidin: Reddü’l-Muhtâr (Beyrut-1994), 2/614.
3) eş-Şirazî: el-Mühezzeb (Beyrut-1992), 1/340-341; el-Mecmû; 4/245.
4) en-Nevevî: Şerhu Sahîh-i Müslim (Beyrut-1997), 9/108-109; el-Mecmû; 7/68-70.




Semerkand Dergisi
Şubat 2004 Sayısı
Yusuf ÖZCAN

 

   
Senden Önce 247 ziyaretçi (362 klik) Kişi Buradaydi.
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol